''If you want the rainbow, you have to deal with the rain''
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

31 Mart 2015 Salı

İzledim: Healer

Bu aralar çok sık dizi izleme vakti buldum çok şükür!

Ne şanslıyım ki üst üste şahane dizilere denk geldim.


Öncelikle bir itirafta bulunmalıyım. Healer'ın aynen adında olduğu gibi şifacı olan, mistik güçlere sahip bir adamdan bahseden fantastik bir dizi olduğunu zannediyordum =))) Tamam dalga geçmek yok =)

İkinci itirafım da, dizinin çok iyi olduğunu herkesten duymamın yanı sıra asıl izleme sebebim başrol Ji Chang Wook'un çoook uzun zamandır hayran olduğum Tayvan'lı aktör Mike D'Angelo'ya benzemesi. Buyrun kendiniz görün yani =)

İlk resim Ji Chang Wook, ikincisi ise Mike D'Angelo <3 <3 <3
İnanılmaz bir benzerlik yok mu? Bana öyle gelmiyor değil mi?

Dizinin konusu cidden çok karışık. Özür dileyerek anlatmaya teşebbüs bile etmemek istiyorum. Açıkçası ilk 7 bölümde falan hiçbir şey anlamadım ve kendimi bariz bir gerizekalı olarak hissettim ^^ Daha sonrasında olaylara adapte oldum, karakterleri anca öğrendim ve zaten kaptırdım gitti, kopamadım.


Öncelikle her dizi yorumunda olduğu gibi esas oğlanla başlamak istiyorum.
Arkadaşlar ben Empress Ki falan izlemedim. Allahım ne büyük aptallıkmış meğersem. Bu adamdan bunca zaman nasıl haberim olmamış. Yepyeni bir hayranlık geliştirdim, yepyeni bir saplantım oldu hayırlı olsuuuun.

Bu Ji Chang Wook nasıl tatlı, nasıl karizmatik bir adam. Hem cesur ve karizmatik hem de şapşal ve korkak rolünü şahane canlandırmış. Ba-yıl-dım!!!

Ayrıca bir de karakterden bahsetmek istiyorum. Healer böyle sevgisiz büyümüş, sevgiye hasret, kedi yavrusu gibi bi adam. Yani dıştan bakınca güçlü ve korkusuz ama içi yumuşacık ve yaralı. Sevgilisinin boynuna kafasını sokması, uzun uzun kokusunu içine çekmesi, sanki gerçek değilmiş gibi ona yapışması ve ayrılmak istememesi... Pansuman yaparken, yemek pişiriken, otobüsteyken ... Her an sevdiği kadının dibinde olmak isteyen, adeta yanındaki kadını bulduğuna, onun gerçek olduğuna inanamayan ve bu rüyadan uyanmak istemeyen bir adam... Sevgiye olan açlığını ve ne kadar güzel sevebilen bir adam olduğunu gösteren o kadar çok sahne vardı ki apaçık söylüyorum aşık oldum! (Melly yine hasarlı adamlara olan takıntısını belli eder)

Allah önce bana sonra da kalırsa sizlere birer Healer nasip etsin diyorum kukiler ^^


Bu da esas kızımız Chae Young Shin. Park Min Young benim en sevdiğim aktrislerden bir tanesidir. Burda da bayıldım kendisine. Hem çok güzel,, hem oyunculuğu abartısız ve doğal. Çok güzel ağlıyor, çok güzel gülüyor. Benim nedense oyuncularda ilk dikkat ettiğim şey ağlama ve gülme sahnelerinin gerçekçiliği ki o bunları bana şahane geçirdi. Hayran kaldım.


Bir de çift olarak ele almam lazım Allah'ın emri!


Bunun için yorum yapmadan önce bikaç fotoğraf paylaşmanın en doğru yol olduğunu düşündüm.


Zira aşırı aşırı ötesi tatlılar!


Çift olarak şahanelerdi. İnanılmaz bir uyum vardı. Hem tip, kimya olarak hem de oyunculuk olarak. İkisini de çok sevdim.


Elbette ki paylaşacak çok değerli yan roller falan da var ama ben bu yazıyı uzattıkça daha daha çok Healer fotoğrafları paylaşmak istiyorum.

Bu dizi bana şahane bir adam tanıttı. Kill Me Heal Me'nin etkisinden uzun süre çıkamam derken birden Healer etkisine kapıldım. Yani çok çok çok iyiydi. 

Etkili aksiyon sahnelerinin yanı sıra aşk dolu romantik de çoook sahne vardı ki ben aşk izlemeyi çok seviyorum. 
(gerçek aşka pek inanmadığımdan benim için fantastik bişeyler -ejderha falan- izlemekle aynı değerde ^^)

Neticede izleyin, izlettirin kukiler gerçekten süper bir dizi ve süper karakterler, olay akışı. Ama uyarıyorum bayaa karışık, ilk bikaç bölüm beyin ambale oluyor =))

Kendizine iyi bakın, öptüm^^

26 Mart 2015 Perşembe

Haftanın Şarkısı / Song of the Week (16)

Daha dün yorumunu yaptığım ve etkisinden kurtulamadığım Kill Me Heal Me nin soundtrack'ini paylaşmadan duramazdım. Her gün defalarca dinliyorum.

Mükemmel!!!

Boş vaktiniz varsa internetten sözlerin anlamını da br araştırmanızı tavsiye ederim.

Buyrun... Jang Jae In ft. NaShow- Auditory Hallucination


                 

25 Mart 2015 Çarşamba

İzledim: Kill Me Heal Me

Uzun zamandır Once Upon a Time a taktığım için Kore dizisi izleyip yorumlayamamıştım. 4 sezonluk dizinin 3 sezonunu bitirdim sonra 'bi durrr' dedim kendime. 4. sezon henüz bitmedi ve ben su gibi dizi izlediğimden yeni bölümleri bekleyecek peygamber sabrına sahip değilim. 

Hayır işin kötüsü ben bu diziyi izlediğim sırada millet nasıl övüyor Kill Me Heal Me yi avuçlarım falan kaşındı. Neyse şahsen bizzat kendim dizi bitince topluca izleyengillerden olduğum için sabrettim ve sonunda en sonunda izledim!!!


Önce kendimce bir özet geçeyim...
Esas oğlanımız Cha Do Hyun geçmişinde büyük bir travma atlatmıştır. Bu travma sebebiyle bilinçaltı bünyesinde çeşitli karakterler ortaya çıkarmış. Yani kısacası çoklu kişilik bozukluğuna sahip. Bu karakterler olduk olmadık zamanlarda ortaya çıktığı gibi kontrol edilemez davranışlar sergiliyor. Cha Do Hyun kendisine gizli ve özel bir doktor olarak esas kızımız Oh Ri Jin'i tutar. İkisi arasında bir aşk doğarken geçmişlerinin de tahmin edilemeyecek bir şekilde kesiştiği ortaya çıkar.


Dizi bittikten sonra tamamen Ji Sung'un etkisi altındaydım açıkçası. Her bir kişiliği öyle bir canlandırmış ki sanki hepsi farklı bireyler, insanlar izlenimi yarattı bende.
Dizinin sonuna doğru Cha Do Hyun iyileşirken tek tek karakterlerin yok oluşunu izledik. Her bir karakteri izlerken sanki bi birey ölüyormuş gibi hüngür hüngür ağladım. Ji Sun'u zaten hep çok severdim ama burda hayranlığım on kat arttı. Saygıyla önünde eğiliyorum!!!


Bütün alt benliklerden ayrı ayrı bahsedip ağır spoiler vermek istemiyorum ama en sevdiğim alt benlikten bahsetmek zorundayım. Shin Se Gi! Cha Do Hyun'un en acılı, en güçlü ve en dağılmış parçası. Çok asabi, şiddete meyilli ama bir o kadar sevgiye aç. Hatta esas kıza ilk aşık olan, herşeyini onun için feda etmeye hazır olan benlik. Beni az da olsa okuyanlar her zaman bad boy imajına tav olduğumu bilir. Benim favorim dizi boyu Shin Se Gi oldu ve o giderken hıçkırıklarımı tutamadım ^^


Sıra geldi esas kızımız Oh Ri Jin'e. Oh Ri Jin'i Hwang Jung Eum canlandırmış. Ben şahsen başroller arası inanılmaz bir kimya yakalayamadım. Ayrıca Hwang Jung Eum'un mimiklerini pek çok yerde abartı buldum. Ayrıca da çığlık attığı sahneler de beni çok ama çok rahatsız etti. İzlerseniz eminim ne dediğimi anlayacakasınız. Ama totalde sevimliydi ve Ji Sung'a ayak uydurmuştu. Daha iyi birileri olabilir miydi? Evet. Ama elimizdekiyle idare edicez ^^


Son olarak Oh Ri On karaterine ve ona hayat veren Park Seo Joon'a gelmek istiyorum. Park Seo Joon'u Witch's Romance dan hatırlarsınız. Orda ilk defa izlemiş ve tek kelimeyle bayılmıştım. Burda ilk başta yan rolde diye üzüldüm ama sonra bütün üzüntümün boşa olduğunu anladım. O kadar güzel oynamış ve karakter o kadar tatlı ki adeta başroldü. Mimikleri şahane bu adamın! Oh Ri On da şahane bir adamdı. Ne diyeyim, yemelik bişey yani ^^

Kızlar koşun koşun izleyin bu diziyi. Bittiği için şuan bi boşlukta hissediyorum. Gerçekten çok güzel bi dizi. It's Okay That's Love sevenler buna da bayılacak! Valla bak!

Kendinize iyi bakın kukiler...




20 Mart 2015 Cuma

Review: It's Skin Hyaluronic Acid Moisture Serum

Bunca hastalığın üstüne kallavi bir yorum yazısı gireyim de bikaç gün daha beni affedin edim kendi kendime ^^ 

Cidden hastayım a dostlar. Bu yazıyı nasılll yazdığımı bi ben bilirim bi de Allah çünkü biliyosunuz ki yazmaya başladım mı durdurabilene aşkolsun =))
Günün konusu It's Skin'in nemlendirici serumu.


Biliyorsunuz ki son 1-2 senedir bu hyaluronic acid olayı çok popüler oldu. Ben de çorak topraklardan hallice cilde sahip bir birey olarak bir ürün alıp denemeyi kendime görev edinmiştim =) 

Ürün hemen hemen bir el boyutunda mavi ve bence çok sevimli bir kutuda geldi. Kendim şahsen ambalajlardan çok etkilendiğim için böyle ayrıntılı tanımlar yazıyorum ^^

You know that recent years hyaluronic acid got very famous. I have very dry skin like deserts, so I had to try some porducts.

It comes in a baby blue box and I think it's very cute. 




Kutunun 3 tarafının fotoğrafları bu şekilde Tek tarafında İngilizce açıklamalar var. Hyaluronic acidin etkisinden ve kullanım talimatından falan bahsediyor. Bir de içindekiler kısmı var. Pek özel bişey yok yani.

These are the 3 sides of the box. There is English description on one side. It talks about hyaluronic acid and directions to use the product. Also ingredients. Nothing so special.


Ürün 40 ml'lik cam şişede. Cam şişede olması gereksiz bir ağırlık yaptığı için seyahatlere pek uygun değil. Ama görüntü olarak çok kaliteli ve klas duruyor orası ayrı =) Ağzı da pompalı ki ben bunu çok kullanışlı buldum. Kullanmak istediğiniz miktarda ürünü kolaylıkla alabiliyorsunuz. Kokusu bu arada cennet gibi, mükemmel!!!

Product comes in a 40 ml glass bottle. Glass bottle makes it unneccesarily heavy and not travel friendly. But it looks very classy =) There is a pump which is very useful. You can take as much product as you like. Smell by the way, heavenly, perfect!


Krem kadar katı değil losyon kadar sıvı değil tam orta kıvamda =) Benim yüzüme 2 pompa kadar yeterli geldi ama yanaklı bi tipim. Yani kaşık kadar yüzünüz varsa 1 pompa da yeterli olabilir size =) Ben günlük cilt bakımımda akşamları kremden önce kullandım. Bir süre her gün kullandıktan sonra yaa çok da işe yaramıyomuş bu diyerek haftada bikaç güne düşürdüm =) Açıkçası şu anda da çok faydalı bir ürün olduğunu düşünmüyorum. Cildimin ekstra neme ihtiyaç duyduğu zamanlarda nemlendirici öncesi sürüyorum. Cildi kısa süreli yumuşacık ve pürüzsüz yapıyor ki o hisse bayılıyorum. Ama dediğim gibi kısa süreli =)

The texture of the product is between cream and lotion. I use 2 pumps for my face but I'm a cheeky one =) If your face is small you might use 1 pump. I use it before my night cream in my daily skin care routine. After using for a while, I thought that it doesn't work that much and started to use 2-3 times per week. Honestly I think it is not very beneficial. When my skin needs moisture boost I do apply. It makes my skin soft and smooth for a short period of time. But as I said, s very short period of time.


Sonuç olarak bence kuru ciltlilerin çok da faydalanabileceği bir ürün değil. Normal ve karma ciltliler ise çok memnun kalabilir. Hatta yazın nemlendirici yerine direk kullanılabilir diye düşünüyorum. Hafif, çabuk emilen, güzel kokulu ve nemlendirme özelliği yeterli bir ürün. NEMLENDİRİCİ SERUM olarak ise maalesef yetersiz.

Umarım bu yorum size ufak da olsa bir fikir vermiştir.
Kendinize iyi bakın kukiler ^^

At the end, it is not a useful product for dry skins. Normal and combined skinned people might enjoy this. In summer it can be used as a moisturiser. Light, fastly absorbed, good smelling and  good moisturizing product. As a MOISTURE SERUM unfortunately it is not enogh!

I hope you like my review.
Take care cookies ^^








19 Mart 2015 Perşembe

Haftanın Şarkısı / Song of the Week (15)

Bu aralar yine yeniden çok hasta olduğumdan parmaklarımı kımıldatıp yeni post yazasım yok.

Ama sorumluluk bilinci bu ya her perşembe yeni bir şarkı paylaşmadan duramıyorum ^^

Bu hafta en sevdiğim, tatlışlar tatlışı Akdong Musicians dan onları ilk tanımamı sağlayan şarkıyı paylaşıcam.

Bu gruba mutlaka bi göz atın, her şarkısına eminim ki bayılıcaksınız.

Tüm şarkıları birbirinden sevimli ve neşeli. Fangirl olarak takılamazsınız ama malesef çünkü 2 tane bacak kadar çocuk bunlar =)) Hatta kuzenlermiş. Bende yok ki böyle yetenek fışkıran kuzen yoksa içimde ne cevherler var :P

Kore'de ünlü bir şarkı yarışmasında ünlü oldular. Oğlan yazıyo, birlikte de söylüyolar. Yani cidden yetenek fışkırması yaşanıyor. Neyse efendim buyrunuz...

Akdong Musicians - I Love You


12 Mart 2015 Perşembe

Haftanın ŞArkısı / Song of the Week (14)

Bunca hafta geçmiş ben nasıl hala en sevdiğim grubun tek bir şarkısını bile paylaşmamışım aklım almadı cidden.

Elektronik müzik, çıstak çıstak soundlar pek bana göre değil demiştim. Elbette bir Super Junior'a falan burun kıvıracak kadar hadsiz değilim =) Ama favorim de değiller.

En en ennnnn sevdiğim grup CNBLUE!!!! Allahım nasıl bir tontişlik grup üyelerinde, nasıl güzel sözler şarkılarda, nasıl insanı alıp götüren müzikler arka planda....

Anlayacağınız öve öve bitiremem.

En sevdiğim şarkılarını seçemediğim için herhangi bir şarkılarıyla başlıyorum =) Bundan sonra mutlaka devamı gelecek =)

CNBLUE - I'm Sorry


9 Mart 2015 Pazartesi

Lan Olum Siz Nesiniz?

VOLTRAN! BERMUDA ŞEYTAN ÜÇGENİ!

Bunlar burda dursun, arada dönüp dönüp bakarız hep birlikte ^^




İnsan olsaymışsınız iyimiş be! 

8 Mart 2015 Pazar

Review: TonyMoly Panda's Dream So Cool Eye Stick

Çoook uzun zaman sonra şirin mi şirin bir ürün yorumuyla adım atıyorum blog dünyasına =))

Çok merak edilen bir ürün diye tahmin ediyorum, en azından Kore kozmetik ürünlerini takip edenlerin gözünden eminim ki kaçmamıştır. 


Allah'ım şu tatlışlığa bir bakın önce =) 

Ürün gördüğünüz şeffaf plastikimsi kutuda geliyor. Kutunun tek yüzünde İngilizce açıklama mevcut. Stik kremin kuru göz çevresini nemlendireceği ve serinleme efekti vereceği vaat edilmiş. Göz çevremiz kuru veya yorgunken gözün iç kısmından dışarıya doğru stiği uygulamamızı sonra da parmaklarımızla pıt pıt hareketleriyle (nasıl komik bir tabirse bu da ^^) yedirmemizi tavsiye etmişler.

It comes in a plastic kind of packaging. There is English description on one side of the box. Im giving you the exact description:

Stick-type eye serum provide moisture and cooling effects to the areas around the eyes that are dry.
Directions: When your eyes are dry or tired, apply the stick gently from inside to out and tap lightly with the tip of your finger for better absorption.


Küçük plastik kap neredeyse bir parmak büyüklüğünde. Ambalaj o kadar sevimli ki anlatamam. Kulaklarını bile yapmışlar yani ^^
Hatta itiraf etmeliyim ki çok büyük beklentilerim olmadan sadece ambalaja aşık olarak bile almış olabilirim. Çok çok pahalı bir ürün olmadığı için toplu alışverişimde uyguna geldi.

Product is almost a finger sized. It it so cute that I can't even describe. It even has ears ^^
I have to be honest that I bought this without any expectations just falling in love with the packaging. It is not very expensive so it was very affordable when I ordered other stuff with it.


Kapağı açtığınızda içinde koruma amaçlı ufak bir kapak daha çıkıyor. Tercihe göre çöpe atılabilir ama ben atmadım. Küçük plastik kapağı çıkarıp kutuyu döndürünce içinden aynı bir ruj gibi stik halinde krem çıkıyor.

When you open the lid there is another small one for protection purposes. You may throw it away but I decided to keep it. It works just like a lip stick. You take off the small lid and turn panda to reveal the product.


Stik buz yeşili tonlarında ve kokusu inanılmaz freş. 
Vaat ettiği üzre gerçekten güzel bir serinleme etkisi yaratıyor. Ama nemlendirme konusunda aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Ben çok kuru ciltli biri olduğum için subjektif bir değerlendirme yapmayacağım. Gerçekten, normal yapıdaki ciltli kişilere bile nemlendirmesinin yetersiz kalacağını düşünüyorum.
Ben şu anda altına roll-on tarzındaki sıvı göz serumlarından sürerek kullanıyorum, kullanılabilir hale ancak geliyor. Yani tek başına etkisi hiç yok. 
Ayrıca kullanma talimatlarında stiği uyguladıktan sonra parmakla yedirmemiz söylenmiş. Çok gereksiz!!! Zaten cilt anında yutuyor ürünü bence. 

20'li yaşların ortasını geçmiş hiç kimseye hiçbir amaçla tavsiye edemem. Gerçekten gereksiz olur. Ama 20'li yaşların başında olanlar, günlük bakım rutinleri olarak değil de çantalarına atıp gün içinde kuruluk hissetikçe yada serinleme amaçlı kullanma amacıyla alabilirler. Ama o kişiler, size sesleniyorum!!! =) Sevgili okuyucularım,kuru ciltliyseniz tatlı ambalaj ve sevimli pandaya kanmayın ve bu ürünü almayın bence. Boşşverin arkadaşlar güzel ambalajlı bir ürünü de almayıverin yani =) Ben aldım da noldu bi işe yaramıyor =)

Gerçi itiraf etmeliyim ürün bitince ambalajını atmayı hiç düşünmüyorum =) Hayır turşusunu mu kuracaksın Melly derseniz haklısınız =) Ama kıyamam yani tatlılıktan ölüyor neticede. 
Haa bu arada bitirmek demişken çok bereketsiz bir ürün olduğunu da söylemeliyim çok hızlı tükeniyor. Malesef =(

Uzun lafın kısası, yağlı ciltlilerin tercih edebileceği, diğerlerinin ise anlık serinlik ve tatlışko ambalaj için çantasında taşıyabileceği bir ürün. Günlük cilt bakım rutini için yetersiz kalır. Ama her türlü kullanım için de 25 yaş üstü ruhu çocuk kalan arkadaşlarım yine de almasın derim =)

Stick is in ice-greenish color and smells amazingly fresh.
It has that promised cooling effect  but I can't say the same about moisturizing. Since I have extremly dry skin I won't be subjective. Really, objectively I think that moisturizing will not be enough even for normal skin typed people.
Right now, I am using roll-on eye serums before this stick to make it usable. It is very useless alone.
Also in directions it says to tap lightly with fingers to make skin absorb the product. Nonsence! Skin almost eats the product, there is no need to tap!

If you are past mid 20ies don't ever buy this. If you are at the beggining of 20ies you might use it in day time when your eyes are slightly dry or you need cooling. I think nobody should use it in daily skin care routine. And you!!! My lovely reader! If you have dry skin, don't buy this! Don't even carry it in your purse. Don't get tricked by cute package and panda =) 

I have to be honest that I got tricked by the panda =) And I will never ever throw the package away. I don't know what to do with and empty panda but It' so lovely to get rid off =) 


Sevgili kukiler umarım sevmişsinizdir bu yorumu.
Herkesin kullandığı ve yorumladığı şeylerden burada bahsetmemeye çalışıyorum. Enteresan ürünler olsun istiyorum. Gerçi Kore kozmetiğini az çok takip edenlerin ezberindedir bunlar ama Türk bloglarda farklılık olsun =) Tembellik yapmazsam daha çok güzel ürünler var sırada bekleyen =)
Kendinize iyi bakın =)



5 Mart 2015 Perşembe

Haftanın Şarkısı / Song of the Week (13)

Telefondan ne zorluklar altında bu postu yazıyorum bi bilseniz :))
Telefondan bişeyler yazmak dünyanın en çetrefilli işiymiş de haberim yokmuş. 

Telefondan sık sık post girenlerin önünde saygıyla eğiliyor, ustamsınız diyorum :)
Allahtan bu haftanın şarkısı belli, Vampire Knight'ın son mücevheri. 

On/Off tan Rinne Rondo diyorum ve uzatmıyorum. Çok zor yazmak arkadaşlar, cidden :))



4 Mart 2015 Çarşamba

Unite the Mic 2015 Sorunsalı



Unite the Mic benim için kesinlikle Dallas'a dönmüş bir etkinlik oldu malesef.

Music Bank sırasında İstanbul'da olamadığım için kaçırmıştım. Gerçi kimi kandırıyorum, gidecek kimsem yoktu, belki olsam da gidemezdim. Ama çektiğim acıları, hayal kırıklığını bir ben bilirim bir de Allah =)

Bunu yaşayan birisi olarak Music Bank'e mutlaka ama mutlaka gitmeye kararlıydım. Ne Jay Park ne San E ne de Ailee hayranı olmasam da bu deneyimden uzak kalamazdım. Şehirlerin belirlenme sürecinde ciddi oy da kullandım. Peki sonra ne oldu?

Dediğim gibi etrafımda Kore ve Kore'ye dair herhangi bir çöp tanesiyle bile ilgilenen bir Allah'ın kulu yok. Ben de sağa sola aç köpekler gibi bakındıktan sonra umutsuzluk içinde gitmeme kararı aldım. Bilet satışları başladı, üstünden zaman geçti ve bir süre sonra ben Kore'ce kursumda arkadaş edindikçe oradan da bazılarının gideceğiini öğrendim. Hem de tam benim tembel tabiatıma uygun tribünden bilet almışlardı.

(Çünkü Music Bank maceralarını dinlediğim insanlar sabahtan akşama kadar kapıda beklemekten, yerlerde oturmaktan ve sürünmekten bahsetmişti ki bu kesinlikle benim doğama aykırı. Ben elinde biletiyle son 1 saat gidip koltuğuna oturacak bir organizmayım. Fangirl yaşını çoktaaan geçtim. So Ji Sub gelcek deseler belki 2 gün önceden nöbet tutarım orası ayrı ^^ ) Neyse efendim devam ediyorum...

Holley!!! Artık ben de bilet alabilirdim.

Ama o da ne? Bilet satışları bitmişti. Bir konser var, benim de gidecek arkadaşım var, birsürü bilet de var ama satmıyorlar! Nasıl bir kader bu???

Allahım nasıl bi lanet okuduysam konser iptal oldu! Evet bayaa bildiğiniz iptal.

Bunca oy sonrası seçilmemize rağmen bilet almayarak konseri iptal ettiren bizlere mi söveyim, bunca insanın ümitlerini yerle bir edip konseri iptal eden organizasyon firmasına mı bilemedim...

Netiecede hepimiz elimiz boş ortada kaldık. Ben böyle talihin.....
Tek hayalim yakında İstanbul'da bir Super Show olsa da tek başıma en önde dikilsem.